Nisan ayinda projemizi secmek hakki Muharrem´deydi.
Kendisi eski Misir uygarliklari ile ilgileniyordu ve bu konuyu arastirmamizi arzu etti.
Öncelikle internetten biraz arastirip okuduk. Zaten Muharrem´in oldukca birikimi vardi. Hem kardesini hem beni bayagi bir aydinlatti.
Nitekim annemi de alip söyle güzel bir müze ziyareti gerceklestirdik.
En cok ölülerin kondugu tabutlar ilgimizi cekti. Soguk, tas ve kocaman...
....
....
...
...
Mumyalanmis insan göremedik ama mumyalanmis hayvanlari izledik. Cok enteresan...
Hele su ölü maskeleri cok ilginc. Insanoglu öldükten sonra bile güzel görünmek adina ne cok caba sarfediyor diye düsündük.
...
...
...
Tam ibretlik...
Kuzularim müzenin verdigi etkiden biran önce kurtulmak istediler. Onca mezar, tabut, ölü esyasi vs. görmek pek kolay olmadi, hele de Sumeyra icin.
Ama sonuctan cok memnun kaldilar yine de. Cok sey ögrendiler. Kulakliklar sayesinde de cok bilgi topladilar. Bizzat görerek tecrübe ettiler. Ben de onlarin bu merakini tebrik ettim.
Hosuma giden diger bir konuda cocuklarin müzeye ücretsiz girebilmesi oldu. Hatta aldigimiz bilet toplu bir cok müzeyi gezmemizi sagliyordu. Fakat annem ve cocuklar cok yoruldugu icin gezimizi sadece Misir müzesi ile sinirlandirmak zorunda kaldik.
Bu hos gezimizi harika bir yemekle sonuclandirdik.
Herkese bol bol müzeli günler diliyoruz...